Burcu Özkaya Günaydın
HATAY – Maraş merkezli sarsıntılar sonrası büyük bir yıkım yaşayan Hatay’da seçim çalışmaları başka kentlerden farklı devam ediyor.
Seçime son bir hafta kalmasına karşın kentte önemli bir seçim havası görülmüyor Etrafta gezen seçim araçları ya da büyük mitingler yok. Çadır kentler, köyler ve mahalleler sessiz sedasız milletvekili adayları tarafından ziyaret ediliyor.
200 bini seçmen olmak üzere, 400 binden fazla insanın sarsıntıdan ötürü süreksiz terk ettiği kentin bahtı, biraz da seçmenlerin gelmesine bağlı. Tüm parti temsilcileri, seçmenlerin geleceğinden çok emin. Hatay’da seçimde pastanın dağılımı yıllardır AK Parti ve CHP ortasında gerçekleşiyor. İlk kez 2018 seçimlerinde bir milletvekili çıkaran HDP, bu yıl Yeşil ve Sol parti olarak Hatay’dan iki vekil çıkarmayı hedefliyor.
Hataylı bir depremzede olan Yeşil ve Sol Parti (YSP) Hatay Birinci Sıra Milletvekili Adayı Kerem Nalbant ile zelzelesi, Hatay’ın yeniden yapılanmasını ve seçimleri konuştuk.
Kerem Nalbant, daha evvel Hatay’da kesintisiz HDP Vilayet Başkanlığı misyonu yaptı. ‘HATAYLILAR, KAYBETTİKLERİNİ BEDELSİZ ALMAK İSTİYOR’
Bu kadar sorunun olduğu bir kentten aday olmak sıkıntı değil mi?
Hatay Samandağlıyım. Hatay’da 20 yılı aşkın müddettir siyasetin içindeyim. 4 periyottur de Hatay’da kesintisiz HDP Vilayet Başkanlığı yaptım.
Deprem bölgesinde aday olmak güç, imkanlar çok kısıtlı. Müzikli gezemiyorsunuz, bir miting yapamıyorsunuz. OHAL bölgesi lakin biz daima zorluklardan gelen bir gelenekten geliyoruz. HADEP, DEP süreçlerinden öğrenerek, deneyimleyerek bu günlere geldik. Ben de depremzedeyim, birinci günden beri hiç kent dışına çıkmadım, buradaydım. Ailemden kaybım da var, kendi acımı yaşayamadan alandaydım. Fakat bu bir motivasyon da oldu tabi.
İlk günden beri alandasınız, Hatay halkının seçilecek vekillerden talebi nedir?
Büyük bir felaket yaşandı, beşerler enkaz altında kaldı, aç ve susuz kaldı. Sarsıntı önlenemezdi lakin yardıma erken gelinebilirdi, gelinmedi. Hatay halkı, kendisini mukadderatıyla baş başa bırakanı unutmayacak. Hataylılar, kayıplarının geri gelmeyeceğini biliyor lakin dedelerinden, babalarından kalan konutları, iş yerlerini ve tüm maddi birikimlerini kaybettiler. Hataylılar, kaybettiklerini bedelsiz almak istiyor.
Hataylılar olarak ekonomik refahın güzelleştirilmesini, bölgeler ortası yapılan hizmet ayrımcılığının bir an önce sonlandırılıp, öteki bölgelerle eşitlenmesini istiyoruz. Takdir edersiniz ki, Hatay her yıl vergi sıralamasında birinci 10’da bulunuyor ancak hizmet sıralamasında 70’lerde. Ben de bu toprakların bir evladı olarak Hataylıların hislerini, taleplerinin ne olduğunu çok âlâ biliyorum. 13 Nisan’da çıkarılan kararname ile Antakya’ya bağlı Gülderen Mahallesi’nde 30 haneye Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile el konuldu. Bu ve gibisi hukuk dışı, mağduriyet yaratabilecek antidemokratik uygulamaların önüne geçmek, ses olmak için Meclis’te olmayı istiyorum. Halkın yansısının parlamentodaki yansıması olacak, halkla bir arada gayret edeceğim. Meclis’e gidersem birinci yapacağım şey, bu mağduriyetlerin giderilmesini sağlamak olacak.
Kerem Nalbant,’ın seçim çalışmalarına HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan da dayanak verdi. ‘HATAY SEÇMENİ, 14 MAYIS’I DA BU İKTİDARDAN HESAP SORMA GÜNÜ OLARAK GÖRÜYOR’
Deprem sonrası 500 bine yakın kişi Hatay dışına çıktı. Bunların 200 binini seçmenler oluşturuyor. Sizin de kent dışında olan seçmen kitleniz var. Hataylılar oy kullanmaya gelecek mi? Sizin seçmenlerinizin gelebilmesi için yaptığınız bir çalışma var mı?
Depremin birinci gününden itibaren 700 bin yurttaş kenti terk etti. Barınma, beslenme, can güvenliği üzere sorunlardan kaynaklı gitmek zorunda kaldılar. Bu insani bir reflekstir. Fakat bunun kaçı dışarıda, kaçı memleketlerine geldi, başta devlet olmak üzere kimsenin elinde somut bilgi yok. Lakin Antakyalıların bu topraklara ne kadar bağlı olduklarını biliyoruz. Bu topraklar üzerinde iktidarın oynadığı oyunları vakti geldiğinde bozabileceklerine biz gönülden inanıyoruz. Hatay seçmeni, 14 Mayıs’ı da bu iktidardan hesap sorma günü olarak görüyor. Bu yüzden Hatay halkı bu seçimi önemsiyor. Türkiye’nin hatta dünyanın neresinde olursa olsun Hatay halkı, o sandığa gidecek ve oyunu kullanacak. Biz bundan eminiz. Hatay halkı için bu seçim, iktidardan hesap sorma seçimi. Ben inanıyorum ki Hataylılar, iktidara buradan çok güçlü bir tokat atacak. Elbette partimizin de seçmenlerin ikametlerinde oy kullanmasına yönelik çalışmaları var. Hareketli seçmen ismi altında tüm vilayet ve ilçe örgütlerimiz davet yapıyor. Bize oy versin vermesin, oy kullanmak isteyen tüm Hataylılar, bulundukları vilayetlerdeki YSP ya da HDP vilayet ve ilçe örgütlerine müracaat yaptığında geliş-gidiş ulaşım masrafları karşılanacak. Hataylıların kalacak yer sorunu olduğunu düşünmüyorum. Burada herkesin akrabası var. Herkes birkaç gün erkenden gelip akrabalarında kalarak üzerine düşeni yapacaktır.
‘CHP’NİN ‘6 VEKİL ALACAĞIZ’ SÖYLEMİ, BİR KENT EFSANESİDİR’
Hatay’ın 11 vekili var. Genelde CHP ve AK Parti ortasında bölüşülüyor. CHP bu yıl amacını 6 vekile kadar yükseltti. 2018 seçiminde HDP bir vekil çıkarmayı başardı. YSP de HDP’nin ardılı. TİP, Seyahat davası avukatı Can Atalay’ı aday gösterdi, DÜZGÜN Parti’nin adayı da Gökhan Zan. Bu ortamda YSP’nin bahtı nedir?
Her partinin kendine has bir kemik kitlesi vardır. Bu doğaldır lakin iktisattaki beceriksizlik, siyasetteki yalpalama ve en son afetin yarattığı mağduriyet toplamına baktığımızda AKP’nin güç kaybetmemesi için bir neden yok. Biz alandayız, AKP’nin güçlü olduğu ilçelerde oylarda azalma olacak. Dörtyol, Kırıkhan, Payas üzere ilçelerde AKP oylarında düşüş olacağını gözlemiyoruz. Taban eski taban değil, seçmen eski seçmen değil. Geldiğimiz basamakta seçmen artık sorguluyor. ‘Ben şunu koydum, siz de seçeceksiniz’ tartışmalarına seçmen kapalı. Elbette yeniden de bu türlü bir kemik taban var. CHP’nin ‘6 vekil alacağız’ söylemi, bir kent efsanesidir. 3’ü güç çıkaracaklarını düşünüyorum.
Gerek lokal idarelerdeki becerisizlikleri olsun gerek halktan kopan siyaset biçimlerinde ısrar etmeleri olsun kendilerine negatif olarak yansıyacak. Sarsıntı öncesi lokal idare beceriksizdi, sarsıntıda ise alanda yoklardı. Halk bunu görüyor. HDP bileşenleriyle uyum kurdu ve yüzbinlerce beşere dokundu. Halk bunu gördü, görüyor. Halka ‘kim yaranıza merhem oldu’ diye sorsanız ‘HDP’ diyecektir. CHP’nin belediye lokal örgütleri bu hamleyi yapamadı.
‘HATAYLILAR, HDP GELENEĞİNE GÜVENİYOR’
YSP, seçimle bir arada neyin değişeceğine inanıyor? YSP’nin, Hataylılara vaatleri neler?
Bu seçim, sıradan bir seçim değil, tarihi bir seçim. Cumhuriyetin 100. yılını tamamlamaya az kaldı. İkinci bir yüzyıla adım atmanın arifesindeyiz. Birinci 100 yılın ne tıp ıstıraplar yaşattığı ortada. Seçmen de ikinci yüzyılın demokrasinin, barışın, özgürlüklerin, ekonomik refahın hâkim olduğu bir yüzyıl olması istemiyle oy kullanmaya gelecek ve bu iktidarı değiştirecek. Ben daima kent dışına çıkan Hataylılar tarafından aranıyorum; ‘Bizim o gün iki elimiz kanda da olsa geleceğiz’ diye. Bir arkadaş arayıp, ‘Başkan benim kalacak yerim yok, 10 gün evvelce otomobilimle geleceğim, kampanyana takviye vermek için’ dedi. Ve bu kişi yıllarca farklı siyasi partiye hizmet etmiş, yöneticilik yapmış bir kişi. ‘Gerekirse 10 gün otomobilimde yatacağım, bu iktidarın gitmesi için sizin güçlü çıkış yapmanız için yanınızda yer alacağım’ dedi. Çok duygulandırdı bu olay beni. Hataylılar, HDP geleneğine güveniyor, az vekille ne kadar sorunu çözmeye çalıştıklarını, lisana getirdiklerini görüyor. Zelzelenin birinci gününden beri yanlarında olduğumuzu, sıkıntılarını dert edindiğimizi görüyorlar. Hem Türkiye’de demokrasinin gelişmesi hem de Hatay’ın tekrar inşası süreci için YSP’nin Meclis’e gitmesini istediklerini biliyorum. Bu yüzden Hataylılar bir değil, iki vekil gönderecek.